Suriye iç savaşının ardından, Gaziantep 500 binin üzerinde mülteciye ev sahipliği yapmasının yanı sıra, özellikle insani yardım gönüllüsü görüntüsünde olan ama, asıl niyetleri Türkiye'yi ve bölgeyi karıştırmak olan ajanların cirit attığı bir kent oldu.
Krizin başladığı, giren çıkanın elini kolunu sallaya gelip geçtiği o günlerde, mülteci politikası olmayan Türkiye, yabancı ajanların neler yaptığının da elbette bihaberdi. Veya haberi olsa da, ne yapılacağı hususunda politikası olmadığı için sadece izlemekle yetiniyordu.
Terörden her zaman uzak olan Gaziantep, o yıllarda hiç olmadığı kadar terör olayları ile karşı karşıya kaldı. Sırasıyla Karşıyaka Polis Merkezi saldırısı ve Gaziantep Emniyet Müdürlüğü'ne yönelik saldırı...
2016 yılındaki Kına Gecesi saldırısı ve 52 şehit verilmesi, bardağı taşırdı. Baktık ki müzakere ile olmuyor, Türkiye o anda yumruğunu masaya vurdu ve terörle, teröristle kendi bildiği yöntemlerle mücadele etmeye başladı. Cerablus operasyonuyla Suriye'ye girdi ve nerede terörist varsa, ininde bastı.
Suriye tarafında askeri operasyonlar ile teröriste karşı savaşılırken, insani yardım gönüllüsü görüntülü yabancı istihbarat örgütlerinin yönettiği STK'lar ile de mücadeleyi başlattı.
O günlerde, yabancı örgütlerin Gaziantep'te ofisler, hatta apartmanlar kiralayıp, faaliyet gösterdiğini bilmeyen yok gibiydi.
Çok iyi hatırlıyorum, dönemin Gaziantep Valisi Ali Yerlikaya, 2016 yılından sonra, Gaziantep'te niyetleri ülkeyi ve bölgeyi karıştırmak olan bir çok STK'yı kapatmıştı. Alman, İngiliz, Fransız yardım gönüllü derneklerinin kapısına kilit vurulmuştu.
Gaziantep'te sayıları binleri bulan dernek sayısı, kapatmalar nedeniyle hızla azalmaya başlamıştı.
Bunları niye yazıyorum?
Yunanistan'a hizmet eden Suriye uyruklu ajanın, Gaziantep'te yakalandığı öğrenince bir anda o günlere döndüm.
Yakalanan kim? Muhammed Amar Ampara...
Suriye uyruklu ve Gaziantep'te yaşayıp, ülkenin sınır güvenliği ile ilgili Yunan istihbarat örgütü EYP'ye bilgiler veren bir ajan.
Yurt içi ve yurt dışında son dönemde operasyonel gücünü çok fazla geliştiren, ardı ardına önemli operasyonlara imza atan MİT, EYP'ye ajanlık yapan Muhammed Amar Ampara'yı Gaziantep'te paketledi.
Bu ajanın Gaziantep'te yakalanmasına şaşırdık mı? Elbette hayır...
Hatta, bu ve buna benzer bir çok ajanın hala Gaziantep'te, ülke ve bölge güvenliği için faaliyet yürüttüğünü de tahmin etmek zor değil...
Açık konuşalım, Türkiye 2011-2016 yılları arasındaki Suriye krizindeki öngörülemeyen politikasızlığının acılarını halen çekiyor ve görüntü o ki, daha da geçecek gibi...2016 yılı sonrasında Suriye politikasında 360 derece U dönüşü yapılsa da, kaos o dolu o 5 yılın sıkıntılarını atlatmak kolay degil...
Hatta, öngörememenin bedeli, belki de, Türkiye'de iktidar değişimine bile neden olacak cinsten...
Önümüzdeki süreçte, Gaziantep'te yakalanan Yunan ajan benzeri, farklı operasyonlar ve haber görürsek de şaşırmamak gerekir. Türkiye, şu anda Suriye meselesinde haklı olarak şahin bir politika izliyor.
Bu da, Suriye krizinin tam göbeğinde yaşayan biz Gaziantepliler'i çok fazla memnun ediyor...
