USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

Gaziantep emniyetine yönelik 4. Saldırı ve düşündürdükleri...

Gaziantep  emniyetine yönelik 4. Saldırı ve düşündürdükleri...
29-05-2022

Geçtiğimiz hafta, yüreğimizin ağzına geldiği anlar yaşadık. Aslında, daha önceden benzer 2-3 olay yaşadığımız için olsa gerek, aşırı bir panik yaşamasak ta, patlayan silah sesleri, yerde yatan bir vatandaşı görünce, insanın yüreğine ağzına gelmiyor değil...

Kabullenmek zor olsa da, maalesef Gaziantep emniyetine yapılan saldırılara alıştık...

İlk saldırı, 20 Ağustos 2012'de Ramazan Bayramı'nda Karşıyaka Polis Merkezine gerçekleştiğinde, yakınlardaydım. O sesi duyar duymaz, patlama olduğunu anlamıştım. O Gün 11 şehit vermiştik. 

Ardından 1 Mayıs 2016'da bu kez Emniyet Müdürlüğü hedef alınırken, saldırı hemen gözümün önünde gerçekleşmiş, kazayı hafif sıyrıklarla atlatmıştım. O gün 3 polisimiz şehit olmuştu.

11 Ocak  2017'de, aklı dengesi bozuk Müslüm Kasar elinde kurusıkı tabanca ile Emniyet Müdürlüğü'ne saldırmış, kendisi ölmüş, bir polis memuru da yaralanmıştı. O gün de olay bölgesine çok yakındım ve yaşadığımız paniği hala hatırlıyorum. 

Geçtiğimiz haftaki saldırıda da, gazetemiz ofisinde oturmuş,  gün sonu haberlerin yoğunluğunu yaşarken, bir anda önce bağırış-çağırış, ardından da silah sesleri ile bir anda yüreklerimiz ağzımıza geldi. Belki de bilinçaltında alıştığımız için olsa gerek, aşırı bir panik yaşamadık. İlk gelen haberler ile birlikte de, saldırının aklı dengesi bir vatandaşın bireysel hareketi olduğuna kanaat getirdik. 

32 yaşında psikolojik sorunları bulunan, akli dengesi sorunlu Ümit Koçyiğit'in saldırı girişiminin, bir önceki Müslüm Kasar'ın saldırı girişimine çok benziyordu. Aynısı çıktı. 

Gaziantep'te son 10 yılda, emniyete yönelik 4 ayrı saldırı gerçekten dikkat çekici... Burada tartışılması gereken konu, Gaziantep Emniyeti'nin bir çok saldırıda ilk akla gelen hedeflerden birisi olması...

Bunun sebebi basit. Gaziantep, özellikle Suriye krizinden sonra terör örgütleri için önemli bir üs noktası oldu. Sadece DEAŞ değil, PKK/PYD'de ciddi şekilde Gaziantep'te örgütlendi ve güçlendi. Suriye sınırından elini kolunu sallayanın geçtiği dönemlerde, kentin bir çok noktasında terör örgütlerinin hücre evleri oluşturduğunu, geçmişte yapılan operasyonlardan biliyoruz. 

Eğri oturup doğru konuşalım, Suriye politikasındaki dirayetsizliğin sonuçlarını Gaziantep ağır bedellerle ödedi. Emniyet saldırıları, kına gecesi saldırısı, hücre evi operasyonlarında çok sayıda şehit verdik. 

Şimdi yine kritik bir sürece giriyoruz. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın açıklamasından anlıyoruz ki, Suriye'de yeni bir operasyon kapıda. Devlet gereğini yapmalı, yapacaktır... Türkiye Cumhuriyeti bu mücadeleyi verirken, belli ki terör örgütleri de, onların arkasındaki güçler de boş durmayıp, içeriden ülkeyi ciddi şekilde karıştırma derdinde.

Son emniyet saldırı girişiminde terör örgütü uzantısı çok düşük ihtimal olsa da, olası sürecin bu tür provakatif eylemlere açık olduğunu unutmamak gerek. 

Bu nedenle, Gaziantep'te önümüzdeki sürecin kritik olduğu gerçeğinden hareketle, hepimiz çevremizdeki şüpheli hareketlere karşı duyarlı olmalıyız. 

Bu arada şunu da belirtmem gerek...

Kameraların saniye saniye çektiği son saldırıda, polisin soğukkanlı tavrı ve daha da ötesi, öldürmeye değil, etkisiz hale getirmeye odaklı silahlı cevabı, takdire şayan. O panik anında, polislerin, Ümit Koçyiğit'in vücudunun üst tarafını değil, ayaklarını hedef almaları, sorunlu da olsa, bir vatandaşı ölümden kurtardı. 

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'da, soğukkanlı davranışları nedeniyle polisleri takdir ederek, başarıyı ödülsüz bırakmadı.

Gaziantep emniyetine ve kentimize geçmiş olsun diyerek, hepinize iyi haftalar diliyorum...

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
ÇOK OKUNANLAR