Kültür

Prof. Dr. Şaban Teoman Duralı son yolculuğuna uğurlandı

Cumhurbaşkanlığı Kültür Sanat Büyük Ödülü sahibi, bilim insanı Prof. Dr. Şaban Teoman Duralı son yolculuğuna uğurlandı.

Prof. Dr. Şaban Teoman Duralı son yolculuğuna uğurlandı
07-12-2021 18:07
İstanbul

Cumhurbaşkanlığı Kültür Sanat Büyük Ödülü sahibi, bilim insanı Prof. Dr. Teoman Duralı için İstanbul Üniversitesi (İÜ) Edebiyat Fakültesi'nde tören düzenlendi.

Kur'an-ı Kerim tilavetiyle başlayan törende konuşan İÜ Rektörü Prof. Dr. Mahmut Ak, bir fikir üretim merkezi gibi çalışan Teoman Duralı hocanın Edebiyat Fakültesi'nin büyük bir değeri olduğunu söyledi.

Prof. Dr. Ak, bir akademisyen olarak Duralı'nın sadece kendi bölümünün öğrencilerini değil, diğer bölümlerdeki talebeleri de etkileyen bir kişi olduğuna işaret ederek, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Gerek odasındaki sohbetleriyle gerekse koridordaki duruşlarıyla, derslerindeki yoğun rağbetle hiç durmak bilmeyen enerjisiyle etrafını aydınlatırdı. Hepimiz geldik ve aldığımız her nefesle bulunduğumuz yolu azaltıyoruz. Bu kurumlar önderlerinin açtığı yoldan geçecek insanlarla sürdürüldü. Bizim tesellimiz şudur ki; hocamızın şöyle arkasına baktığımız zaman onun münevverliğinden tenevvür etmiş bir çok yetişmiş simayı görüyoruz. Bir alim olarak hayattan ayrıldı ama fikirleriyle yaşıyor. Biz buna inanıyoruz."

"Öğrencilerimiz onu dinlemek için amfileri tıklım tıklım dolduruyordu"

İÜ Edebiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Hayati Develi de Teoman Duralı hocanın yerinin doldurulması zor şahsiyetlerden biri olduğuna dikkati çekerek, "Onun yetiştirdiği kıymetli akademisyenler onun geleneğini devam ettirecek. Dile bakışımı onun Biyolojik Felsefe kitabıyla öğrendim. Her önemli felsefeci gibi dile değer veren entelektüel bir münevverdi. Türk dilini canından aziz bilir, onu korumak için her mecliste fikirlerini dile getirirdi." şeklinde konuştu.

Teoman Duralı hocanın akademi camiasının bir mensubu olarak 50 yılı aşkın bir zaman üniversitede olduğunu belirten Develi, "Öğrencilerimiz onu dinlemek için amfileri tıklım tıklım dolduruyordu. Elbette çok özleyeceğiz. Rabbim onu rahmetiyle en yüksek makamla cennetiyle mükafatlandırsın." dedi.

"Bilgi ve hakikat üniversitesi idealiyle yetişti ve bu bizi de bu idealle yetiştirdi"

İÜ Edebiyat Fakültesi Felsefe Bölüm Başkanı Cengiz Çakmak, Teoman Duralı'nın vefatının kendisini derinden üzdüğünü dile getirerek, "Alimin ölümü alemin ölümüdür. Hakikaten biz alemin ölümünü hocamızla gördük. Hocamızla bir dönem kapanmadı. Hocamız bilgi ve hakikat üniversitesi idealiyle yetişti ve bu bizi de bu idealle yetiştirdi. Her şeyden önce benim ağabeyimdi ve ustamdı." değerlendirmesinde bulundu.

Teoman Duralı'nın oğlu Deniz Duralı ise babasının, İstanbul Üniversitesi'ne öğrenci olarak geldiğini ve burada hoca olarak yıllarını geçirdiğini anlatarak, "İnşallah yetiştirdiği öğrenciler ondan çok daha iyi yerlere gelecek. O da bir hoca olarak bundan son derece bahtiyar olacaktır." diye konuştu.

İslam felsefesi araştırmacısı Prof. Dr. Mahmut Kaya da Teoman Duralı'nın hem akademik hayatta hem de sosyal hayatında hep paylaşımcı bir karakteri olduğuna değinerek, şöyle devam etti:

"Aynı dönemde asistan olduk, 40 yıl aynı koridoru paylaştık. Can dostumuzdu, sırdaşımızdı, arkadaşımızdı, gönüldaşımızdı. Sohbetleri çok coşkuluydu, heyecanlıydı. Gezmeyi çok severdi. Daha öğrenciyken buradan çıkıp İran üzerinden, Afganistan, Hindistan üzerinden Asya'ya seyahatler yapmıştır. Biz vefatından 10 saat önce helalleştik. Ben dedim ki, 'Sen çok hastalıklar geçirdin, inşallah bunu da geçireceksin, merak etme.' Şakalaştık, hiç böyle olacağını düşünmezdim. Allah rahmet eylesin."

İstanbul İl Kültür ve Turizm Müdürü Coşkun Yılmaz'ın yanı sıra Duralı'nın dostları, arkadaşları ve üniversiteden akademisyen arkadaşları ve öğrencilerinin katıldığı törende konuşmaların ardından dua edildi.

Felsefe profesörü, biyolog, akademisyen ve düşünür Prof. Dr. Teoman Duralı'nın naaşı, İstanbul Üniversitesindeki törenin ardından cenaze namazının kılınacağı Fatih Camisi'ne uğurlandı.

Prof. Dr. Duralı için Fatih Camisi'nde ikindi vaktinde cenaze namazı kılındı.

Cenaze namazına Duralı'nın kızı Elif Duralı Çağlayan, oğlu Deniz Duralı, ailesi, TBMM Başkanı Mustafa Şentop, Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer, AK Parti Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş, Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Serdar Çam, Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, İbn Haldun Üniversitesi Mütevelli Heyet Başkanvekili Bilal Erdoğan, Vali Yardımcısı Mehmet Fatih Çiçekli, AK Parti İstanbul İl Başkanı Osman Nuri Kabaktepe, İstanbul İl Kültür ve Turizm Müdürü Coşkun Yılmaz, belediye başkanları, İstanbul Medeniyet Üniversitesi Rektörü Gülfettin Çelik, İbn Haldun Üniversitesi Rektörü Atilla Arkan, sanatçı Ömer Karaoğlu, karikatür sanatçısı Hasan Aycın, yazar Selahattin Eş Çakırgül, Duralı'nın öğrencileri ve akademisyenler katıldı.

Eski Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez'in kıldırdığı cenaze namazının ardından Duralı'nın Türk Bayrağı'na sarılı tabutuna TBMM Başkanı Mustafa Şentop, Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer ve AK Parti Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş omuz verdi.

Duralı'nın naaşı Aşiyan Mezarlığı'ndaki aile kabristanına defnedildi.

"Alimin ölümü, o alemin ölümü diyoruz"

TBMM Başkanı Mustafa Şentop, cenaze namazının ardından yaptığı konuşmasına, baş sağlığı dileyerek başladı. Şentop, "Burada ifade etmek lazım ki çok müstesna bir alimi, fikir dünyamızın zirve ismini ve büyük bir hocamızı dar-ül bekaya uğurluyoruz. Cenabıhak rahmet eylesin, mekanı cennet olsun." ifadelerini kullandı.

Şentop, şöyle devam etti:

"Öyle hoca deyince aramızda büyük hocalar var. Hocalık yaptık, hocalar gördük. Ama hocalığı bir iş, meslek olarak yapanlar var, bir de hocalığı bu meşhur yeni tabiriyle, yaşam tarzı olarak yapanlar, kabul edenler var. Hocamız bunu bir hayat tarzı olarak hocalığı kabul eden, yapan bir insandı. Mesai yoktu, tatil yoktu, gecesi gündüzü yoktu, daima hocaydı. Düşünce hayatımızın da müstesna, özgün, orijinal isimlerinden birisiydi. Bunun kıymetini içimizdeki, hepimiz, arkadaşlarımız biliyorlar. Çok nadir rastlanan bir kabiliyet, bir imkan, Cenabıhak'kın bir lütfuydu bu. Tabii alimin ölümü, o alemin ölümü diyoruz. Her alim bir alem inşa ediyor. Bir alem var ediyor. Vefatıyla beraber bu alem de onunla gidiyor. Ama şükür ki Teoman Duralı hocamız bu inşa ettiği, var ettiği alemi kendi münasip gördüğü tarzda kayda geçirdi. Eserleri var, talebeleri var, konuşmaları var. Yani bir alem onunla beraber gidiyor ama, geride de bir alemi miras olarak bırakıyor."

Mustafa Şentop, Teoman Duralı'nın talebeleri, sevenleri, takipçilerinin onun bıraktığı mirası büyük bir itinayla ve dikkatle takip edeceklerini de sözlerine ekledi.

"Ender büyük felsefecilerden, büyük entelektüellerden birisiydi"

AK Parti Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş da Teoman Duralı'nın Türkiye'nin yetiştirdiği ender büyük felsefecilerden, büyük entelektüellerden birisi olduğunu dile getirdi.

Duralı'nın özellikle genç nesillere büyük bir öz güven duygusunu da aşılayarak öğretmeye çabaladığını anlatan Kurtulmuş, "Batı medeniyeti ile bizim medeniyetimizin mukayesesini yaparak, ayakları yere son derece sağlam basan, ufku geniş, öz eleştirisini de içinde barındıran fikirleriyle çok sayıda hocamızın yetişmesine vesile oldu. Çok sayıda öğrencinin farklı yerlerde tabiri caizse tohumlarını ekerek onların büyük birer fidelik haline gelmesine vesile oldu. Allah rahmet eylesin. Eserleriyle, fikirleriyle unutulmayacak bir iz bırakmıştır. Başımız sağ olsun, makamı cennet olsun." ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanlığı Bilim, Teknoloji ve Yenilik Politikaları Kurulu, TBMM Başkanlığı, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun çelenkleri de avluda yer aldı.

Prof. Dr. Şaban Teoman Duralı

Prof. Dr. Şaban Teoman Duralı, 1947'de Zonguldak’ın Kozluk ilçesinde dünyaya geldi. İlköğrenimini Zonguldak'ta, orta öğrenimini ise TED Ankara Koleji'nde tamamladı.

İstanbul Üniversitesi Felsefe Bölümü’nden 1973'te mezun olan Duralı, 1975'te mezun olduğu bölümde asistan olarak göreve başladı. Teoman Duralı, 1978'de NATO bursuyla Paris'te biyoteknoloji seminerlerine katıldı ve biyoloji felsefesi üzerine yazdığı çeşitli tezlerle 1988'de profesör oldu.

Kuala Lumpur Malezya Uluslararası İslam Üniversitesi ve Viyana Üniversitesinde misafir öğretim üyesi sıfatıyla dersler veren Duralı, 1996'da İstanbul Üniversitesi Araştırma Fonu'nun mali desteğiyle Kazakistan, Kırgızistan, Özbekistan, Tacikistan ve Türkmenistan'a araştırma gezisinde bulundu. Duralı, Kazakistan'da hizmet veren Ahmet Yesevi Üniversitesinde de bir süre görev yaptı.

Duralı, 1999 yılında İstanbul Üniversitesi Felsefe Tarihi Anabilim Dalı Başkanı oldu.

Felsefe bölümünü kurduğu Kırklareli Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi'nde 2009-2015 arasında dekanlık yapan Teoman Duralı, Kutadgu Bilig dergisinin genel yönetmenliğini üstlendi.

Teoman Duralı, son olarak TRT 2 ekranlarında seyirciyle buluşan "Felsefe Söyleşileri" programını yapıyordu.

Makaleleri birçok mecrada yayımlandı

Türkçe, İngilizce ve çeviri makaleleri, Felsefe Arşivi, Yazı, Bilim Dergisi, Türk Kültürü, Forum, 19 Mayıs Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dergisi, İlim ve Sanat, Felsefe Konuşmaları, Milli Kültür, Bilim-Felsefe-Tarih, İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Felsefe Bölümü Yıllığı, Yeni Toplum, Turkish Daily News, Hayat Sağlık ve Sosyal Hizmetler Vakfı Bülteni, Dergah, Diplomatik, Yeni Şafak, Zaman, İlahiyat Fakültesi Dergisi, NQP Türkiye, Gerçek Hayat, İstanbul'daki Anadolu, Eğitimbilim, Altınoluk, Umran, Kutadgubilig dergi, gazete ve yıllıklarında yayımladı.

Prof. Dr. Teoman Duralı, 2000 yılında Çağdaş Küresel Medeniyet adlı çalışmasıyla Türkiye Yazarlar Birliği İnceleme Ödülüne de değer görüldü.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
TÜRKİYE GÜNDEMİ
BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
ÇOK OKUNAN HABERLER