Istanbul
Münir Nurettin Selçuk'un "Acemaşiran Gazel" eserinin plaktan dinletisiyle başlayan etkinlikte, bestekarın torunu Nükhet Sirel, dedesinin çeşitli eşyalarını Dede Efendi Evi Müzesi'ne teslim etti.
Türkiye Tarihi Evleri Koruma Derneği Başkanı, mimar ve öğretim görevlisi Uğur Deniz Sökmen'in konuşmasıyla devam eden etkinlikte, Sirel tarafından müzeye bağışlanan kaftanlar ve tambur tanıtıldı.
İstanbul Tarihi Türk Müziği Topluluğu sanatçısı Özata Ayan'ın usta bestekarın tamburunu icra ettiği program, genç icracıların Münir Nureddin Selçuk'un eserlerinden örnekler seslendirdiği "Bir Meşaledir" konseriyle sona erdi.
"En doğru yerin burası olduğuna karar verdim"
AA muhabirine bilgi veren Nükhet Sirel, dedesi Münir Nurettin Selçuk'un eşyalarının burada sergilenecek olmasından büyük bir memnuniyet duyduğunu belirterek, "Dedemin 40. yıl dönümü ne yazık ki annemin de ölüm yılı oldu. Dolayısıyla benim sorumluluğuma kalan bu eşyaları ne yapacağım diye uzun süre düşündüm. En doğru yerin burası olduğuna karar verdim. Çünkü burası Dede Efendi Evi ve Türk Klasik Sanat Müziği Müzesi olarak çok önemli bir mekan." dedi.
Selçuk'un eşyalarını evde saklamak yerine herkesin görmesini sağlamanın çok daha önemli olduğuna vurgu yapan Sirel, şunları kaydetti:
"Bunların arasında en önemlisi bir tambur var. O tambur tamir edildi ve bugün inşallah bunu dinleyeceğiz. Biri yazlık biri kışlık olmak üzere 2 tane kaftan var. Sanıyorum bunlar İran şahı tarafından hediye edilmiş dedeme ve yanılmıyorsam birkaç filmde de kullanılmış. Bir tane kırbaç var. Kendi özel papyonları ve bir sürü belge, evrak var. Umuyorum ve diliyorum ki en yakın zamanda dedemle ilgili bir kitap için bütün bunlar arşivlenerek kullanılacak."
"Onun parmaklarının dolaştığı tamburu elde tutmak benim için bir şeref"
Tambur sanatçısı Özata Ayan ise Münir Nurettin Selçuk'un Türk müzik tarihinde Osmanlı'dan cumhuriyete geçişte çok önemli bir isim olduğunu söyledi.
Ayan, Selçuk'un tamburunu icra edecek olmanın verdiği heyecanı da paylaşarak, "Onun parmaklarının dolaştığı tamburu elde tutmak benim için bir şeref. Tarifi mümkün olmayan bir heyecan. Çok güzel bir his, çok şükür nasip oldu." diye konuştu.
Münir Nurettin Selçuk'un Osmanlı Türk müziğini cumhuriyet dönemine taşıyan önemli icracı ve bestekarlardan olduğuna dikkati çeken Ayan, sözlerini, "Bizim kültürümüz usta çırak ilişkisidir, meşk metoduyla gider. Her ne kadar akademik de olsa akademinin içinde de bir meşk sistemi hakim olmak durumundadır. Bu meşkin içerisinde enstrümanlara, çalgılara dokunmak, bu mekanı gezmek, ziyaret etmek de geçer. Çünkü okula gidip eğitim almakla evde kendi odanda eğitim almak arasında çok ciddi bir fark vardır. Geçmişin müziğini bugüne taşımaya çalıştığımız için bu mekanlara gelmelerini tavsiye ederim." diye tamamladı.