CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "Hep, 'Bu Cehape var ya bu Cehape, bu Cehape hep eleştirir, hiç öneri getirmez' derler. Düzceli kardeşlerime şunu söyleyeyim; son 10 yılda en büyük değişimi yaşayan parti, Cumhuriyet Halk Partisidir" dedi.
Düzce'de temaslarını sürdüren Kemal Kılıçdaroğlu, esnaf ziyaretinin ardından Kanaat Önderleri Muhtarlar ve Sivil Toplum Kuruluşları Buluşmalarına katıldı. Düzce'nin Türkiye'nin en güzel kentlerinden biri olduğunu söyleyen Kılıçdaroğlu, "Bu doğaya sahip çıkmamız lazım. Doğa sadece Düzcelilere değil, bütün Türkiye'ye hitap ediyor. Bütün Türkiye yeşilin korunmasını istiyor. Tekstil sektörünün ve ağır sanayinin burada geliştiğimi biliyorum. Tarımın ve fındığın bu bölge için önemini de biliyorum. Bölgenin kalkınması gerektiğini de biliyorum. 2 organize sanayi bölgesi var, bu organize sanayi bölgelerinde yeni yatırımların olduğunu da biliyorum. Kamyon şoförlerinin de büyük dertleri var. Gelirken onlarla oturduk, kısa bir sohbetimiz oldu. Sorunların nasıl çözüleceğini biliyorum. Onlara da bu sorunların nasıl çözülmesi gerektiğini anlattım" dedi.
"Bu milletin alnına ırkçılık lekesini asla sürdürmeyeceğiz"
"Suriyeli kardeşlerimizin kendi ülkelerine gitmeleri lazım" diye devam eden Kemal Kılıçdaroğlu, "Onların kendi ülkelerine gitmeleri lazım. Bu konudaki düşüncelerim gayet açık, gayet nettir. Bunu kamuoyu ile de paylaştım. Suriyeli kardeşlerimizle de paylaştım. Onların kendi ülkelerine gitmeleri lazım. Onların can ve mal güvenliğini sağlayarak, Suriye ile oturup bir masada konuşarak, bütün bu sorunların çözülmesi lazım. Onların evleri, yolları, okulları, kreşleri yapılarak, bunların yapımı ile ilgili finansmanın da Birleşmiş Milletler ve Avrupa Birliği tarafından karşılanmasıyla bütün bunların hepsi yapılır. Avrupalılarla da konuştum. Avrupa Birliği yetkilileriyle de konuştum. Bizim iş dünyamız Gaziantep'te oldukça iyi. Dinamik bir iş dünyamız var. Onların zaten o bölgelerde fabrikaları vardı. O fabrikalarda hayata geçirilirse, işleri var, yolları var, okulları var, kreşleri var, hastaneleri var. Burada asgari ücretin yarısına niye sürünsünler. Kendi ülkelerine bu çerçevede göndereceğim. Irkçılık yapmayacağız. Bu milletin alnına ırkçılık lekesini asla sürdürmeyeceğiz. Onlar da bizim akrabalarımız, kardeşlerimiz. Ortak bir kültürümüz var. Ortak tarihimiz var. Onları kendi ülkelerine, onların özgür iradeleri ile göndereceğiz. Altyapısını oluşturarak" diye konuştu.
"Bu topraklarda milletvekili seçiminden önce muhtarlık seçimi yapılmış"
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, sözlerine şöyle devam etti:
"Demokrasiyi, tabandan başlayarak yukarıya doğru büyütmemiz lazım. Onun yolu da muhtarlık kurumunu güçlendirmekten geçiyor. Muhtarlık kurumu ne kadar güçlü olursa, demokrasi de o kadar güçlü olur. Muhtar var, güzel. Seçiyoruz, evet güzel. Ama muhtar diplerde bir yerde duruyor. Arayanı yok, soranı yok. Derdi nedir ne değildir, gücü nedir ne değildir kimse sormaz. Bakın ben size bir örnek vereyim. Bu topraklarda yapılan ilk seçim 1833 yılında Kastamonu'nun Taşköprü ilçesinde yapılan bir muhtarlık seçimidir. Muhtarlık kurumu bu kadar önemli. Milletvekili seçiminden önce muhtarlık seçimi yapılmış bu topraklarda. O zaman muhtarlık kurumunun tarihsel derinliği var. Buna önem vermek lazım. Muhtar kardeşlerime şunu söylemek isterim; eğer siz gerçekten de muhtarlık kurumunun güçlü olmasını istiyorsanız sizin kanun teklifinizi reddeden partilere oy vermeyeceksiniz. Veriyorsanız, bu halinizle kalacaksınız. Vermeyecekseniz, 'evet, ben muhtarım kardeşim, benim de belli yetkilerim, haklarım olmalı' diyorsanız o zaman bu çalışmayı yapan ve sizin hakkınızı savunan siyasi partilere oy vereceksiniz. İşin Türkçesi bu" şeklinde konuştu.
" Son 10 yılda en büyük değişimi yaşayan parti, Cumhuriyet Halk Partisidir"
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Hep derler ya; 'Bu Cehape var ya bu Cehape, bu Cehape hep eleştirir, hiç öneri getirmez' derler. Düzceli kardeşlerime şunu söyleyeyim; son 10 yılda en büyük değişimi yaşayan parti, Cumhuriyet Halk Partisidir. Bir daha ifade edeyim. Son 10 yılda en büyük değişimi yaşayan parti, Cumhuriyet Halk Partisidir. Sesi duyulmayanların sesi olduk. Taşeron işçilik vardı değil mi? Taşeron işçileri ilk örgütleyen, Erzurum'dan başlayarak, bütün bunların kadro olmasını sağlayan, oturdum kavga ettim, yıllarca. Şimdi de apartman görevlileri var. Her gün karşılaşıyoruz oturduğumuz apartmanda. Her gün onlarla yan yanayız aslında. Onların da sorunları var. O sorunlara da eğileceğiz. Suriyeli kardeşlerimiz var, Afganlar var. Onların da sorunları var. İnsanı boyutlarda hepsini çözeceğiz. Hiç kimseyi dışlamadan, ötekileştirmeden, insanı boyutlarda bütün sorunları çözeceğiz. Şu soruyu sorabilirsiniz; 'Ya iyi de kardeşim, gelince ne yapacaksınız?' 6'lı masaya diyorlar, 'Ya bunlar altı benzemez' Evet, 6 ayrı partiyiz, doğru. Ama altımız insan hakları konusunda aynı düşünüyoruz, sosyal devlet konusunda aynı şeyi düşünüyoruz, Türkiye'nin büyümesi, kalkınması konusunda aynı şeyi düşünüyoruz. Dolayısıyla ister Düzce'de, ister Türkiye'nin herhangi bir coğrafyasında her insan 6'lı masaya baktığında kendisinden bir parça görüyor. Kim olursa olsun. Geçmişi ne olursa olsun, o 6'lı masaya baktığında, liderlere baktığında kendisinden bir parçayı görüyor"
"Bir planlama örgütü kuracağız"
Kılıçdaroğlu, israfı önlemek için çalışma yapacaklarını belirterek, "Devlet dediğiniz kurum mütevazı olur, halkına hesap verir. İtibarlı olur, söz sahibi olur, adaletli olur" dedi. Kemal Kılıçdaroğlu, "Bir planlama örgütü kuracağız, oraya en nitelikli, işin uzmanı olan, en nitelikli insanları atacağız. Ve şunu söyleyeceğiz. 'Kararname çıktı kardeşim, sizleri de atadık. Bana en geç 10 gün içinde devletin bütün rakamlarını getirin. Gelirimiz nedir, giderimiz nedir, faizimiz nedir. Bunların hepsini getirin önümüze' Getirecekler ve biz ondan sonra karar vereceğiz. Öyle hayali karar vermek olmaz. Devlet yönetmek ciddi iştir. Devlet yönetmek sorumluluk ister ve sorumluluğun farkında olmak gerekir. O nedenle böyle bir planlama teşkilatımız olacak" dedi.
"Anayasal kurum olan Ekonomik ve Sosyal Konseyi işler hale gelecek"
Ekonomik ve Sosyal Konseyi'ni işler hale getireceklerini ifade eden Kılıçdaroğlu, "Rahmetli Ecevit konsey kurmuşu, Ekonomik ve Sosyal Konseyi. Sonra bu bir anayasal kurum haline geldi. Ekonomik sosyal konseyinde sanayici de olur, esnaf da olur. TOBB başkanı da olur, çiftçiler olur, ziraat odaları birliği başkanı olur. Dolayısıyla sorunu yaşayan tarafları çağırırsınız ve siz iktidar olarak dinlersiniz. Ona, 'Hangi sorunları yaşıyorsunuz?' diye sorarsınız. Biz bunları nasıl çözelim? Bir tarafta sorunu yaşayanlar, öbür tarafta sorunu çözecek olanlar olur. İkisi yan yana gelecek. Demek ki Ekonomik ve Sosyal Konseyi işler haline getireceğiz. Anayasal kurum olan Ekonomik ve Sosyal Konseyi işler hale gelecek. Herkes orada sorunun nasıl çözüleceğini anlatacak" şeklinde konuştu.
"Kesin Hesap Komisyonu'nun başkanı ana muhalefetten olacak"
Türkiye Cumhuriyeti'nin zengin bir devlet olduğunu söyleyen Kılıçdaroğlu, "Kesin Hesap Komisyonu kuracağız. Paraları ödediniz, vergiler tamam. Nerelere harcandığını gösteren bir komisyon. Bunu kuracağız, sözünü verdik. 6 lider olarak sözünü verdik. Kesin Hesap Komisyonu'nun başkanı ana muhalefetten olacak. İktidar olarak biz ana muhalefete hesap vereceğiz. Hesap vermekten korkulmaz arkadaşlar. Bu yolsuzlukları önler" diye konuştu.