Kocaeli’nin Gölcük ilçesinde otomobil ile hafif ticari aracın çarpışması neticesinde meydana gelen kazada,
19 yaşındaki gencin hayatını kaybetmesine ilişkin açılan davanın ilk duruşması görüldü. Duruşmada yapılan savunmada, sürücünün kazadan önce ters yönden yaklaşık 1 kilometre ilerlediği öne sürüldü.
Gölcük D-130 Karayolu Yalova istikametinde 14 Eylül 2023’de meydana gelen kazada, Muhammet Birdal O. (24) idaresindeki Honda marka 35 DUJ 31 plakalı otomobil, Volkan A. hakimiyetindeki 41 AGG 871 Citroen marka hafif ticari araç ile çarpıştı. Çarpmanın şiddetiyle Muhammet, otomobilde yolcu olarak bulunan Çağrı Atay (19) ve hafif ticari araç sürücüsü Volkan A. yaralandı. İlk müdahalesinin ardından hastaneye kaldırılan yaralılardan Çağrı Atay hayatını kaybetti. Muhammet Birdal O. ise tedavisinin ardından tutuklanarak cezaevine gönderildi. "Bir anlık yorgunlukla daldım ve karşı şeride geçmişim"
Kazaya ilişkin açılan davanın ilk duruşması Kocaeli 3. Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü. Duruşmaya "olası kastla öldürme" suçundan yargılanan Muhammet Birdal O., taraf avukatları, Çağrı Atay’ın ailesi ve tanık Volkan A. katıldı. Olaya ilişkin dinlenen Muhammet Birdal O., "Çağrı Atay arkadaşım olur. Olay tarihinde birlikteyken Karamürsel istikametine doğru yola çıktık. Gölcük mevkiine seyir halindeyken bir anlık yorgunlukla daldım ve karşı şeride geçmişim. Tırın kornasından durumu fark ettim ancak kaza yaptım ve olay meydana geldi. Gözümü açtığımda hastanedeydim. Olası kastla arkadaşım Çağrı’yı öldürmüş değilim. Olay tamamen kazadır. Aileden özür diliyorum, yakın arkadaşımdı. Böyle bir şey yaşanmasını istemezdim. Kazadan önce Çağrı ile buluşmadan alkol aldığım doğrudur. Kaza anında alkollüydüm ama alkol etkisinde değildim" dedi. "Karşıdan gelen korna sesine irkildim"
Olayı net şekilde hatırlayamadığını dile getiren Muhammet Birdal O., "Karşıdan gelen korna sesine irkildim. Selektör yaptığını gördüm, hatta bu şekilde gelen 2 araçtan kurtuldum ancak son gelen araçtan kaçamadım ve kaza meydana geldi. Olay tarihinde Çağrı ile buluşmadan önce Mehmet K.E. ile birlikteydim. Mehmet bana, ’Araba aldın bizi hiç gezdirmedin’ şeklinde sözler söylerdi. Çağrı ile buluşmadan Mehmet ile araçla tur attık. Mehmet benim araç kullanmamdan korksa arabama binmezdi. Mehmet arabada iken sürat yapmıştım. Yaptığı süratten çekinse kameraya almazdım. Sonrasında kendisini bıraktığımda bana teşekkür etmişti. Mehmet’i bıraktıktan sonra yemek yedim, Çağrı’yı aradım ve evden aldım. Sonrasında anlattığım şekilde kaza meydana geldi" diye konuştu. "2 oğlum vardı, bunun gibi insanlar aldı"
Sanıktan şikayetçi olan Çağrı’nı babası Hasan Atay, "Oğlum Çağrı bir arkadaşının annesinin cenazesinden gelmişti. 00.00 gibi sanık oğlumu gelip evden aldı. Neden alıyor? Hiçbir şey hatırlamadığını söylemektedir, halbuki hatırlamaktadır. Neden Ereğli’ye gitmişler? Oğlum, ’5 dakikaya eve geleceğim’ diyordu ama gelmedi. Sanık oğluma polisten kaçtığını söylemiş. Madem polisten kaçıyor neden gelip oğlumu alıyor? Sanık ters yöne yanlışlıkla girdiğini ve fark etmediğini söylemişse de ters yönde yaklaşık 1 kilometre yol yapmıştır. O yol virajlıdır. Dalgınlıkla veya uykulu vaziyette yol gitmesi mümkün değildir. O burada ama oğlum yok. 2 oğlum vardı, bunun gibi insanlar aldı. Bir oğlumu bıçaklayarak öldürdüler, bu oğlumu da kasti şekilde benden aldılar" ifadelerini kullandı. "Benden önce 5 araç kaza yapmaktan kurtulmuş"
Tanık olarak dinlenen hafif ticari araç sürücüsü Volkan A. , "Olay tarihinde işçileri alıp evlerine bırakmak için işe gidiyordum. Sol şeritte ilerliyordum. Önümde bir araç daha vardı. Aramızda 40 metre mesafe vardı. Önümdeki araç bir anda sağ şeride geçti. Karşıdan gelen araçla karşı karşıya kaldık. Bizim bulunduğumuz yol bölünmüş, tek şeritli yoldu. Karşıdan gelen araçla karşı karşıya kaldım. Karşı şeritten gelen aracın farları yanmıyor, iç ve park lambaları yanıyordu. Karşıdan gelen aracın farları yanmaması sebebiyle sanırım önümdeki araç son anda fark edip sağ şeride geçti ama ben o fırsatı bulamadım. Bir anda kafa kafaya çarpıştık. Ben kendi imkanlarımla araçtan çıktım. Karşı şeritte bir tır şoförü durdu. Tır şoförü bana, yaklaşık 3,5 kilometredir bu aracı gördüğünü ve aynı şeritte olduklarını, sonrasında karşı şeride geçtiğini, benden önce 5 aracın kaza yapmaktan kurtulduğunu söyledi. Hatta 112’yi tır şoförü aradı. Bilgim bundan ibarettir" dedi. "Tahliyemi istiyorum"
Tanık Volkan A.’nın söyledikleri üzerine söz alan sanık Muhammet Birdal O., "Aracımın farları yanıyordu. Tanığın park lambası olarak kast ettiği şey yine far kısmına modifiye olarak taktırdığım limon sarısı ışıklardır. O ışıklar bir far olarak aydınlatmaz ama ışık olduğu bellidir. Hatta kamera kayıtlarında karşı şeritte gittiğim farlardan anlaşılmaktadır. Alkolden ve hızdan hiç cezam yoktur. Sadece aracım modifiye araç olduğu içim abartı egzoz sesinden trafik cezam vardır. Tahliyemi istiyorum" diye konuştu.
Müşteki avukatı tarafından yapılan savunmada ise sürücünün kazadan önce ters yönden yaklaşık 1 kilometre ilerlediği ifade edildi.
Mahkeme heyeti, olay yerinde keşif yapılmasına ve sanığın tutukluluk halinin devamına karar vererek, duruşmayı erteledi.