1856 yılında Avustralyalı işçilerin 8 saatlik işgünü taleplerini hayata geçirmek için gösteriler, toplantılar ve eğlenceler düzenleyerek, hep birlikte bir günlük işi bırakmaya kararından sonra 1 Mayıs düşüncesi, bir uluslararası işçi günü olarak o günden bugüne tüm dünyada kutlanıyor.
İlimizde de kutlanacak olan 1 Mayıs için yürüyüş düzenlenecek.
Saat 11.30’da Basın Bulvarında başlayacak yürüyüş Atatürk Parkı’ın da son bulacak.
Ardından burada davul-zurna eşliğinde etkinlikler düzenlenip, emek ve dayanışma günü olan 1 Mayıs işçi bayramı kutlanmış olacak.
Bugün 1 Mayıs’ı daha bir anlamlı kılan; elbette ki TÜPRAŞ’ta görev yapan emekçi proletarya sınıfının haklı mücadelesi…
İşçi ücretlerinin artırılması için tıkanan toplu-iş görüşmelerinde işverenin tutumunu protesto etmek için bir dizi eylem kararı alınmış.
Petrol-İş öncülüğünde alınan eylem kararlarını bizler de sonuna kadar destekliyor ve işçilerimizin haklı davasında yanlarında olduğumuzu buradan bir kez daha haykırıyoruz.
Uluslararası işçi sınıfının kapitalist sisteme karşı verdiği onurlu mücadelesinin simgesi olan 1 Mayıs, tarihsel kökeni itibarı ile mücadele eden proletaryanın devrimci ruhunu da yansıtmaktadır.
Dünya çapında bir sınıfın parçası oldukları duygusunu işçinde barındıran 1 Mayıs, kapitalizmin derinleşen krizinin ve emperyalistler arasındaki çıkarcı hegemonya savaşının etkilerinin dünya çapında hissedildiği günümüz koşullarında, bir kez daha kitlelerin kendi talepleri ile bugün alanları dolduracak olması sınıfsız bir dünyayı yaratma umutlarını daha da tazelemiş olacak.
Bugünkü 1 Mayıs’ın bir başka anlamı da; Batman Emek ve Demokrasi Platformu’nun “Adalet, barış ve güvencesizliğe karşı ortaklaşmak” yani; adalet için, barış için ayrıca güvencesizliğe karşı herkesin ortak tavır alarak sesini yükseltme istemi…
Bu son derece önemli çağrılara herkesin kulak vermesi ve işçi sınıfına destek olunması isteniyor.
Proletaryanın enternasyonal bir güç olarak yavaş yavaş kendini göstermeye başladığı günümüz dünyasında tarihten öğrenecek gerçekten de çok önemli şeyler var.
Adaletin, barışın olmadığı güvensizliğin hâkim olduğu teokratik ve totaliter yönetimlerin çoğu tarihin engin sularında kaybolmuşlardır.
İşçi sınıfı tüm bu güvensizliği ortadan kaldıracak, daha güçlü ve yaşanır bir Türkiye hayalini mutlaka gerçekleştirecektir.