Organize Tarım Bölgeleri Kurulmalı

Ali Babat
Ali Babat

1

Organize Tarım Bölgeleri Kurulmalı
14-09-2022

Antep fıstığı ihracatçıları, Antep fıstığının "Dahilde İşleme Rejimi" kapsamına alınmasını istiyor. Yani daha anlaşılır şekli ile yurt dışından ihraç kaydıyla Antep fıstığı ithal etmek istiyorlar.

Biz dünyanın en önemli Antep fıstığı üreticilerinden biriyiz ama kendi fıstığımız dururken başka ülkelerden fıstık ithal etmek istiyoruz. İlk başta çelişkili bir durum gibi gözükse de, aslında bir çelişki yok. Çünkü, bizim fıstığımızın düzensiz arzı, ürünün aynı kalibrede olmaması, düşük çıtlaklık oranı, albenili olmayan görüntüsü ve en önemlisi de yüksek fiyatı gibi konularda rakiplerimizle yarışma, rekabet etme şansı bulunmuyor. Böyle olunca da mevcut pazarlarını kaybetmek istemeyen ihracatçı, çareyi ithalatta arıyor.

Fıstıkta yaşanan bu sorun her sohbetimizde "Organize Tarım Bölgeleri " kurulması gerektiğini savunan dostum İnşaat Mühendisi Akif Keretli'nin sözlerini hatırlattı. Akif Keretli, yılların inşaat mühendisi. Belediye meclislerinde de görev almış, imar planlarının hazırlanmasına katkı sunmuş birisi. Aynı zamanda da eğitime katkı sağlayan bir hayırsever. Akif Bey, Organize Tarım Bölgelerinin kurulması fikri ile ilgili olarak şöyle diyor:

"Türkiye olarak bugün sanayileşmede çok iyi bir noktadayız. Bunun en güzel örneği de Gaziantep. Türkiye'nin en büyük OSB'si Gaziantep'te bulunuyor. Sanayimizin bu kadar gelişmesi ve dünya ile rekabet edebilir bir şekle gelmesinde OSB'lerin büyük önemi var. Nasıl ki kalkınma için şehirlerde OSB'ler kuruyorsak, kırsalda da Organize Tarım Bölgelerini kurmalıyız. Çünkü, en kötü plan plansızlıktan iyidir. Bizim tarımla ilgili bütüncül, kapsayıcı, her bölgenin ihtiyacına göre organize olmuş bir yapılanmaya ihtiyacımız var. Mesela Doğu Anadolu'da hayvancılıkla ilgili, bizim bölgemizde Antep fıstığı ile ilgili, Ege'de üzümle ilgili Organize Tarım Bölgeleri kurulmalı. Böylece hammadde tedariki, üretim, pazarlama, ortak teknolojik yatırımlar ve bilgi paylaşımı gibi konularda daha planlı bir süreç başlarken, en önemlisi de üretimin geliştirilmesi, bilimsel çalışmaların yapılabilmesi, yeni ve verimli türlerin yaygınlaştırılması gibi konularda güç birliği yapılmış olur."

Gelinen noktada tarımı ihmal ederek kalkınmanın mümkün olmadığı tüm kesimlerin ortak görüşü haline geldi. Ancak tarımda şahlanmayı sağlamak için yeni bir yol haritasına ihtiyacımız var. Bakan değiştiğinde politikaların değişmediği, bilimsel araştırmayı ve geliştirmeyi ön planda tutan, üreticinin yarasına derman olabilecek gerçekçi desteklerle tarım neden ayağa kalkmasın ki!

Siz bu çağda atalarımızın yüz yıl önceki bilgi birikimi ile üretim yapmaya devam ederseniz elbette Antep fıstığında olduğu gibi dünya ile rekabet edemezsiniz. Bugün Amerika ve İran fıstıkta bizden çok ileride bulunuyor. Rekolteleri yüksek, ürünleri kaliteli ve ürünün görüntüsü daha albenili. Onlar bunu planlama ile bilimle başardılar. Bizim de bunu başarmamızın ödündeki tek engel bir zihniyet değişikliğidir.

Organize Tarım Bölgelerinin kurulması bu anlamda önemli bir yol haritası olabilir. Türkiye'de bu konuda herhangi bir altyapı veya çalışma bulunmuyor. Doğal olarak bir mevzuatı da yok. Ancak, bunu yapan ülkeler var. Onların tecrübelerinden faydalanılır, OSB'lerin başarısı örnek alınır. Mevzuatlar da kısa sürede hazırlanır. Tarımı kalkındırmak bir devlet politikası haline getirilirse kalkınma da hızlanır.

Mutlu haftalar dileğiyle...

ÖNCEKİ YAZILARI
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?