Küçükçekmece’de faaliyet gösteren özel bir hastanenin satışında anlaşmazlık yaşanınca şüpheli şahıslar tarafından silahlı saldırı düzenlemişti. Hastane sorumlusunun tehdit edilerek para istendiği olaya ilişkin sanıklar hakim karşısına çıktı. Duruşmada savunma yapan sanıklar mahkemeyle telefon şifrelerini paylaşmayı reddetti. Mahkeme, 3 sanığın tahliyesine hükmetti.
Küçükçekmece’de faaliyet gösteren Şeyhmus Güneşlioğlu’na ait Özel Batı Bahat Hastanesi binası, içerisindeki tıbbi cihazlarla beraber Mirza Y. isimli doktor tarafından 10 yıl süre ile kiralanmak istendi. Hastanenin kiralanması için sözleşmenin imzalandığı sırada çıkan anlaşmazlık sonucu hastane, doktor Mirza Y. ve beraberindeki 5 şahıs tarafından 8 Haziran 2024 günü akşam saatlerinde basılarak kurşunlandı. Olay sonrası 4 şüpheli gözaltına alındı. Yine aynı şahsılarla bağlantılı olduğu iddia edilen motosikletli 3 şahıs, 12 Haziran 2024 günü, özel hastaneye gelerek gece saatlerinde kurşun yağmuruna tuttu. Olaydan kısa bir süre sonra bazı şahısların, hastaneye gelerek, hastane sorumlusu Rojhad Kortarmı’yı tehdit etti. Emniyet, yaşanan olaylarda yer alan şahısların birbirleri ile bağlantılı olduğunu değerlendirirken, olaylarda can kaybı yaşanmadı. Küçükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı’nca yaşanan saldırılara ilişkin soruşturma başlatıldı. Başsavcılık talimatıyla, polis ekipleri, belirlenen adrese 13 Ağustos 2024 tarihinde operasyon düzenledi. Gerçekleştirilen şafak operasyonuyla, eylemlerle ilgili bağlantılı olabileceği değerlendirilen toplam 8 şahıs gözaltına alındı. Olay sonrası, adliyeye sevk edilen 3 şahıs tutuklanarak cezaevine gönderildi. Öte yandan yaşanan olaylar da güvenlik kamerası tarafından anbean kaydedildi. Görüntülerde, sanıkların hastaneye geldiği, yönetim katına çıktıkları, dışarıda ise hastaneyi kurşunladıkları anlar yer aldı. Suçlamaları reddettiler
Öte yandan, Küçükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı’nca yürütülen soruşturmanın tamamlanmasının ardından sanıklar, Küçükçekmece Ağır Ceza Mahkemesi’nde ilk kez hakim karşısına çıktı. Duruşmaya, 3’ü tutuklu 10 sanık, müşteki Şeyhmus Güneşlioğlu ile tarafların avukatları hazır bulundu. Duruşmada savunma yapan sanıklar, üzerlerine atılı suçlamaları kabul etmediklerini, hastaneye yönelik bir eylemlerinin bulunmadığını belirterek, mahkemeden beraatlarını ve tahliyelerini talep ettiler. "Silahlı altı kişiyle hastaneye gelerek, hastaneyi kendisine teslim etmemizi istedi ve bizi tehdit etti"
Duruşmada beyanda bulunan müşteki Şeyhmus Güneşlioğlu, "1997 yılında bu hastaneyi Güneş Hastanesi olarak açtığımızdan bu yana yaklaşık otuz yıldır sağlık sektörünün içindeyim. Bu hastaneyi 2000 yılından 2023 yılına kadar büyük bir sağlık grubuna kiraladık. 23 yıl boyunca tek bir sorun yaşanmadı. Ne işletmeyle ilgili ne ruhsatla ne de binanın kullanımıyla ilgili bir ihtilaf çıktı. 2023 yılında bu kira ilişkisini karşılıklı olarak sonlandırdık. Hastane faaldi, çalışır durumdaydı ve hazır haldeydi. Amacımız, hastane binasını işletme ruhsatıyla birlikte satmaktı. Bu süreçte M.Y. bize geldi. Hastaneyi ruhsatıyla birlikte satın almak istediğini, yaklaşık 50 milyon dolarlık yatırım yapacağını söyledi. Görüşmeler yaptık ancak satış bedelinde anlaşamadık. Bunun üzerine bir süre sonra hastaneyi kiralamak istediğini ifade etti. Bu aşamada bir ön protokol yaptık. Protokol imzalandığında hastane faal ve hazır durumdaydı. M.Y. kendi planları doğrultusunda bazı değişiklikler yapmak istedi. Biz buna karşı çıkmadık. Ancak bu değişikliklerin masraflarının ve sorumluluğunun tamamen kendisine ait olacağını, bizim hastane binasını hazır halde teslim ettiğimizi yazılı olarak kabul etti" ifadelerini kullandı.
Beyanına devam eden Güneşlioğlu, "Başlangıçta bazı ödemeler yapıldı. Ancak bir süre sonra işler bilinçli şekilde yavaşlatılmaya başlandı. Ardından ödemeler kademeli olarak azaltıldı. Çalışmalar artık geri dönülemez noktaya geldiğinde ise, ödemeler tamamen durdu. Bunun üzerine, çeşitli kişilerce aranarak hastaneyi teminatları almaksızın M.Y.’ye teslim etmeme yönelik mesaj ve telefonlar aldım. Son olarak da, M.Y., silahlı altı kişiyle hastaneye gelerek, hastaneyi kendisine teslim etmemizi istedi ve bizi tehdit etti. Polisi aradık, M.Y. olay yerinden kaçtı. Gelenlerin bir kısmı polis zoruyla durduruldu ve üzerlerinden silah ele geçirildi. Dört gün sonra ise hastane, kimliği belirsiz kişiler tarafından kurşunlandı. Kolluk kuvvetlerinin yaptığı çalışmada, M.Y.’nin, şoförüyle yaptığı yazışmalar ele geçirildi. Bu yazışmalarda, M.Y., makinalı silahlar aldığı, bunun için yüklü miktarda ödeme yaptığı açıkça yazılı. Hatta bu mesajlarda, M.Y.’nin el bombası da temin ettiği açıkça görülüyor. Mesajlarından birinde kliniğinin cephaneliğe döndüğünü söylüyor. Buna rağmen biz geri adım atmadık. Bu silahlı baskıya boyun eğmedik ve yaşananları adli mercilere taşıdık" diye konuştu.
Duruşmada müşteki avukatları, sanıkların satış sürecinde çeşitli silah temini için bazı kişilerle iletişime geçtiği ve müştekiyi tehdit şeklindeki mesaj dokümanlarını mahkemeye sundu. Savunma yapan sanık avukatları ise suçlamaları kabul etmediklerini belirterek, sanıkların beraatlarını talep etti. Sanıklar telefon şifrelerini mahkeme ile paylaşmadı
Ara kararını açıklayan mahkeme, tutuklu sanıklar A.K., A.A.A. ile F. A.’yı, ‘yurt dışına çıkış yasağı’ şeklinde adli kontrol tedbiriyle tahliyelerine hükmetti. Dosyada tutuklu sanık kalmazken, mahkeme başkanı ara kararını açıkladığı sırada sanıklardan telefon şifrelerini tebliğ etmelerini söyledi. Bunun üzerine sanıklar, şifrelerin kişisel verilerin gizliliği hususunda kaldığını belirterek, mahkemeyle paylaşmayı reddetti. Heyet, eksikliklerin giderilmesi için duruşmayı erteledi.
"Sahte imzayla hastaneyi elimden almaya çalıştılar"
Olaya ilişkin duruşma sonrası açıklamalarda bulunan müşteki hastane sahibi Şeymus Güneşlioğlu, "1997 yılında kurulduğu zaman ambulans helikopteri olan hastanenin, sağlık camiasında çok ciddi çevresinde bilinen bir hastane. Bu hastaneyi, 2014 yılından başlayarak, çeşitli illerde, çeşitli vilayetlerde bir sürü gasp, dolandırıcılık, yaralama, tehdit bunların işi gücü bu ve bunlar bu amacı güdüyor. Sahte imzayla hastaneyi elimden almaya çalıştılar. Güven sağlamak amacıyla doktorluk maskesi altında hastaneyi elimden almalarına rağmen dışarıda dolaştıklarına şaşırıyorum" dedi.
İddianameden:
Küçükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, 3 kişi ’müşteki’, 10 şahıs ise ’şüpheli’ sıfatıyla yer aldı. Küçükçekmece’de faaliyet gösteren Özel Batı Bahat Hastanesi binasının, içerisinde ki aletler ve işletme ruhsatı ile beraber M.Y. isimli doktor tarafından 10 yıl süreyle kiralanmak istenildiği, bu hususa ilişkin sözleşme hazırlandığı, ancak satış işlemleri devam ettiği sırada anlaşmazlık çıktığı, bu nedenle M.Y. ve beraberinde ki, B.Y., N.Y., Y.Y., M.Y., N.Y. ve Y.K. isimli şüphelilerin 8 Haziran günü hastaneye gelerek, hastanede etrafa tehditler savurduğu, olay sonrası hastane müdürü Y. D.’nin polis ekiplerine ihbarda bulunduğu, ihbar sonrası harekete geçen polis ekiplerince 4 şüphelinin yakalandığı, şüphelilerden 1’inin üzerinden kuru sıkı tabanca çıktığı ve gözaltına alındıkları aktarıldı. İddianamede, 12 Haziran 2024 tarihinde, Özel Batı Bahat Hastanesi’nin gece saatlerinde motosikletli iki şahıs tarafından kurşunlandığı, eylemi gerçekleştiren şahısların A.K., A.A. ve F.A. olduğunun tespit edildiği bilgisi yer aldı. İddianamede ayrıca, meydana gelen tehdit ve kurşunlama olaylarının birbiriyle bağlantılı olduğuna da değinildi. Tespit edilen tüm şahısların yakalanmasına yönelik, 13 Ağustos 2024 tarihinde sabah saat 05.00 sıralarında operasyon düzenlendiği, şüpheliler M.Y., N.Y., Y.K.’nin de bu kapsamda gözaltına alındığı, şahısların adreslerinde silah ele geçirildiği belirtildi.
Şüpheliden hastane sorumlusuna: ’’Ya 1 milyon dolar para getirirsiniz, ya da hastane benim olur, burayı yıkar dümdüz ederim, seni de öldürürüm’’
Hazırlanan iddianamede, 12 Haziran’da Batı Bahat Hastanesi’ne düzenlenen silahlı saldırıda, hastanenin çeşitli noktalarına kurşun isabet ettiği, olay yeri inceleme ekiplerinin hastanede 7 adet kovan ile 1 adet patlamamış fişek bulunduğu, Özel Batı Bahat Hastanesi’nin devrine ilişkin olarak hastane sahibi ve yetkilisi Rıdvan Güneşlioğlu ile babası Şeyhmus Güneşlioğlu olduğu, şüpheli M.Y. beraberinde hareket eden diğer şüpheliler N.Y., B.Y., N.Y., M.Y., Y.Y. ve Y.K.’nin toplu halde hastaneye geldiği, şüpheli M.Y.’nin hastane sorumlusu müşteki Rojhad Kortarmı’ya, ’’Ya 1 milyon dolar para getirirsiniz, ya da hastane benim olur, hastanenin her yerinde adamlarım var, burayı yıkar dümdüz ederim, senide öldürürüm." Şeklinde sözler sarf ettiği, şüphelilerin üzerlerinde silah bulunduğu, gerçekleştirilen eylemler öncesinde ve sonrasında iştirak halinde hareket ettikleri ve eylemleri öncesinde planladıkları aktarıldı. Öte yandan kaynağı tespit edilemeyen bir numaradan, müşteki Şeyhmus Güneşlioğlu’na mesaj atıldığı, mesajda hastaneyi şüpheli M.Y.’ye teslim etmesini söyledikleri belirtildi. Ayrıca, yaşanan olaydan öncesi veya sonrasında müştekilere husumet besleyen kimsenin bulunmadığı belirtildi.
Bazı şüphelilere 20 yıla kadar hapis talebi
İddianamede, şüpheli M.Y. hakkında, ’birden fazla kişiyle kendini tanınmayacak hale sokarak zincirleme şekilde gece vakti silahla yağma’ ile ’mala zarar verme’ ve ’ruhsatsız ateşli silah bulundurma’ suçlarından toplamda, 10 yıl 4 aydan, 22 yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılması istendi. Şüpheliler F.A., A.A. ve A.K hakkında, ’birden fazla kişiyle kendini tanınmayacak hale sokarak zincirleme şekilde gece vakti silahla yağmaya teşebbüs’ suçundan 8’er yıldan 20’şer yıla kadar, diğer şüpheliler, N.Y., B.Y., N.Y., M.Y., Y.Y. ve Y.K. hakkında ise, ’yol kesmek suretiyle birden fazla kişiyle beraber iş yerinde silahla yağmaya teşebbüs’ ile ’ruhsatsız ateşli silah bulundurma’ saçlarından toplamda 12 yıldan, 17 yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılması talep edildi.