Söz konusu sürecin, bölgedeki diplomatik ve güvenlik trafiğinin yoğunlaştığı bir dönemde hız kazandığı belirtiliyor.
Kaynak, Washington’un, anlaşmanın yıl bitmeden sonuçlandırılması için hem Şam yönetimine hem de SDG’ye yoğun baskı uyguladığını, anlaşmanın 27–30 Aralık tarihleri arasında kamuoyuna açıklanmasının öngörüldüğünü aktardı.
taslak anlaşma, SDG ve Asayiş güçlerinden yaklaşık 90 bin unsurun, Suriye Savunma ve İçişleri Bakanlıkları bünyesine entegre edilmesini kapsıyor. Bu adımın, özellikle Suriye’nin kuzeydoğusundaki askerî ve güvenlik yapılanmasının yeniden düzenlenmesini amaçladığı ifade ediliyor.
Anlaşma metninde, SDG’ye bağlı üç askerî tümenin, Savunma Bakanlığı çatısı altında Rakka, Deyrizor ve Haseke illerinde konuşlandırılması öngörülüyor. Ayrıca SDG’nin, ABD desteğiyle kadınlardan oluşan bir tugay ile terörle mücadele tugayı kurulmasını ve bu birliklerin Suriye ordusu yapısı içinde yer almasını talep ettiği kaydediliyor.
Öte yandan kaynaklar, müzakerelerde hâlen kritik ihtilaflı başlıkların masada olduğunu belirtiyor. Bunlar arasında, Suriye hükümet güçlerinin kuzeydoğu Suriye’ye giriş şekli, SDG mensuplarının Savunma ve İçişleri Bakanlıklarındaki görev ve makamlarının belirlenmesi, askerî karar alma mekanizmaları ile idari yapı ve yetki dağılımı gibi konular öne çıkıyor.
Türkiye’nin Hassasiyeti Sürece Yansıyor
sürecin şekillenmesinde Türkiye’nin Suriye’nin toprak bütünlüğüne verdiği önemin de dikkate alındığı vurgulanıyor. Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın, MİT Başkanı İbrahim Kalın ile birlikte gerçekleştirdiği son temaslarda, Türkiye’nin bu konudaki net tavrını ve güvenlik hassasiyetlerini muhataplarına ilettiği ifade ediliyor.
Ankara’nın, Suriye’de herhangi bir yapının merkezi otorite dışında kalıcı ve ayrı bir askerî-siyasi oluşuma dönüşmesine karşı olduğu, tüm süreçlerin Suriye’nin egemenliği ve toprak bütünlüğü çerçevesinde yürütülmesi gerektiği yönündeki tavsiyelerini diplomatik kanallar üzerinden güçlü şekilde dile getirdiği belirtiliyor.
ayrıca ABD, İngiltere, Fransa ve Almanya’nın, anlaşmanın yıl sonuna kadar tamamlanması için diplomatik baskılarını artırdığına dikkat çekiliyor.
