Saadet Partisi tarafından düzenlenen "Ortak Akıl Güçlü Şehir" Çalıştayı kapsamında Mardin'in sorunları ele alındı. Çalıştay kapsamında hazırlanan rapor, Saadet Partisi Mardin İl Başkanı Hacı İlhan ve Saadet Partisi Mardin İl Sorumlusu Fesih Bozan tarafından Güneydoğu Anadolu Gazeteciler Federasyonu Genel Başkanı ve Mardin Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Mehmet Çelik ile paylaştı
Raporda yer alan başlıkların uzun bir araştırmanın sonunda hazırlandığı, yöneticiler tarafından dikkate alınması durumunda Mardin’in Marka Şehir olma yoluna gireceği kaydedildi.
"MARKA ŞEHİR OLMALI"
Raporda dikkat çeken detaylar yer alırken, Mardin'in sorunlarına nokta atışı yapıldığı ve çözüm önerilerinin mantıklı vevyol göstericiliği dikkat çekti. Raporda "Mardin Marka Şehir Olmalı" tespiti yapılan raporda "Mardin, tarihî ve kültürel zenginliğiyle, Mezopotamya’nın incisi olma potansiyeline sahiptir. Ancak bu potansiyelin gerçek bir marka değere dönüşmesi için turizmden tarıma, eğitimden sanayiye kadar her alanda kimliğini koruyan, değerlerini yaşatan bir kalkınma modeli benimsemelidir. Marka şehir olmak, yalnızca dışarıya gösterişli projeler sunmak değildir; içeride yaşayan halkın huzurunu, mutluluğunu ve refahın artırmaktır" ifadeleri kullanıldı.
"DÜNYANIN ÖRNEK ALACAĞI GÜÇLÜ ŞEHİR OLACAKTIR"
Mardin'in binlerce yıllık tarihiyle, Mezopotamya’nın kalbinde bir medeniyet şehri olduğu vurgulanan raporda "Bugün yaşadığı sorunlar ne kadar ağır olursa olsun, sahip olduğu potansiyel daha da büyüktür. Eğer ortak akıl, değer temelli kalkınma ve marka şehir vizyonu hayata geçirilirse; Mardin yalnızca Türkiye’nin değil, tüm dünyanın örnek göstereceği bir güçlü şehir olacaktır" vurgusu yapıldı. Rapordan öne çıkan detaylar şu şekilde;
"MARDİN’İN MEVCUT DURUMU
Mardin bugün 900 bini aşkın nüfusa sahip bir şehirdir. Bu nüfusun önemli bir kısmını gençler oluşturmaktadır. Aslında bu, büyük bir avantajdır; çünkü genç nüfus, üretim, dinamizm ve yenilik demektir. Fakat ne yazık ki Mardin bu potansiyelini değerlendirememektedir. Yüksek işsizlik, eğitimsizlik, göç, umutsuzluk ve uyuşturucu tehdidi gençleri geleceğe dair hayallerinden uzaklaştırmaktadır.
1- ŞEHİRCİLİK VE ALTYAPI
Mardin’in en acil ve en temel sorunlarından biri, şehircilik ve altyapı alanlarıdır. Bir şehri güçlü yapan yalnızca binaları ya da yolları değildir; aynı zamanda insanların güvenle, huzurla ve konforla yaşamasına imkân tanıyan planlı bir kentleşmedir. Ancak Mardin’de bugün yaşanan tablo bunun tam tersini göstermektedir.
- Yaşanabilir Mekân Yok
Mardin’in merkezinde ve ilçelerinde halkın nefes alabileceği yeşil alanlar yok denecek kadar azdır. Çocukların oynayabileceği parkların yetersizliği, gençlerin spor yapabileceği tesislerin eksikliği, ailelerin vakit geçirebileceği kamusal alanların olmayışı, yaşam kalitesini düşürmektedir. Bir şehir, insanına yaşam alanı sunmuyorsa, o şehir beton yığınlarından ibaret hale gelir. Mardin, tarihi güzelliklerine rağmen “yaşanabilirlik” kriterinde gerilerde kalmaktadır.
- Çarpık KentleşmeMardin’de inşaat sektörü, uzun süredir rant anlayışının elinde şekillenmektedir. Müteahhitlerin ve siyasilerin çıkarları doğrultusunda yükselen yapılar hem tarihi silueti bozmuş hem de altyapıyı zorlamıştır. Mezopotamya Ovası’na bakan taş yapılarla özdeşleşmiş olan şehir, kimliğini kaybetme riskiyle karşı karşıyadır. Çarpık kentleşme sadece estetik bir mesele değil; aynı zamanda trafik, altyapı, su ve enerji kullanımı açısından da büyük sorunlar doğurmaktadır.
- Çevre Yolu Olmayan Bir Şehir
Mardin, çevre yolu olmayan ender şehirlerden biridir. Bu nedenle ağır tonajlı araçlar şehir merkezinden geçmekte hem trafik sıkışıklığına hem de hava kirliliğine neden olmaktadır. Çevre yolunun olmaması, turizmi de olumsuz etkilemektedir; çünkü tarihi sokakların yanından geçen kamyonlar hem görüntü kirliliği hem de gürültü oluşturmaktadır. Oysa çevre yolu, modern şehirleşmenin en temel unsurlarından biridir.
• Ömerli Çevre Yolu Projesi
• Kızıltepe Kuzey Çevre Yolu Projesi
• Kızıltepe Güney Çevre Yolu Projesi
• Diyarbakır Yolu İstasyon Çevre Yolu Projesi
• Akres–Kabala Çevre Yolu Projesi
• Kabala–İstasyon Çevre Yolu Projesi
• Nusaybin Çevre Yolu Projesi
• Otoban Projesi
Söz konusu projelerin hazırlıkları tamamlanmış olmasına rağmen, ödenek yetersizliği nedeniyle ihale aşamasına geçilememiştir. Gerekli ödeneklerin ayrılması ve projelerin hayata geçirilmesi halinde, kent trafiği büyük ölçüde rahatlayacak ve ulaşımda önemli bir kolaylık sağlanacaktır.
- Trafik SıkışıklığıMardin’in merkezinde trafik adeta bir işkence haline gelmiştir. Yanlış kavşak planlamaları, toplu taşımanın yetersizliği ve otopark eksiklikleri, şehir içi yaşamı felç etmektedir. Araç sayısındaki hızlı artış, dar yollar ve düzensiz parklarla birleşince şehir içi hareketlilik ciddi şekilde kısıtlanmaktadır.
- Otoban Şanlıurfa’da Sonlandırıldı
Türkiye’nin güneydoğusunu batıya bağlayan otoban, Şanlıurfa’da sonlandırılmıştır. Bu durum, Mardin’in stratejik konumunu zayıflatmıştır. Bir otoyol hattının dışına itilmiş olmak, Mardin’in hem ticari hem de turistik potansiyelini daraltmaktadır. Oysa Mardin, Ortadoğu’ya açılan kapı konumundadır. Otoyolun Mardin’e uzatılması, şehrin kaderini değiştirecek ölçüde önemli bir adımdır.
Yol Işıklandırmaları Eksik
Özellikle kırsal bölgelerde yol ışıklandırmalarının yetersizliği, trafik güvenliği açısından büyük risk oluşturmaktadır. Gece yolculukları kazalara davetiye çıkarmakta, aynı zamanda güvenlik endişesini artırmaktadır. Bu durum, hem yerel halkı hem de şehre gelen turistleri olumsuz etkilemektedir.
- Temizlik Sorunu
Bir turizm şehrinin en temel vitrinlerinden biri, sokaklarının temizliğidir. Ne yazık ki Mardin’de temizlik hizmetleri yeterli değildir. Çöplerin zamanında toplanmaması, sokakların bakımsız kalması, görüntü kirliliği kadar sağlık riskleri de doğurmaktadır. Bu tablo, turizmde de kötü bir izlenim bırakmaktadır. Bir turist, tarihi yapılarla birlikte çöpleri de görüyorsa, Mardin’in marka değerine zarar veriliyor demektir.
- Su Problemi ve Kesintiler
Mardin’in en hayati sorunlarından biri, su krizidir. İçme suyunda yaşanan kesintiler, günlük hayatı zorlaştırırken; tarımsal sulamada yaşanan yetersizlikler üretimi tehdit etmektedir. Yer altı sularının bilinçsiz kullanımı toprakların çoraklaşmasına neden olmaktadır. Su, Mardin’in geleceği için stratejik bir meseledir. Eğer bu sorun çözülmezse, tarım da sanayi de, turizm de sürdürülebilir olamaz."
Raporda çözüm önerileri ise şu şekilde sıralandı:
• Kentsel Planlama: Mardin’de imar planları rant değil, şehir kimliği ve ihtiyaçlar esas alınarak yapılmalıdır. Tarihi doku korunmalı, yeni yerleşimler modern şehircilik ilkelerine göre planlanmalıdır.
• Yeşil Alanlar: Her mahalleye çocuk parkları, spor alanları ve aile bahçeleri kazandırılmalıdır.
• Çevre Yolu: Şehrin dışına yeni çevre yolu projeleri acilen hayata geçirilmelidir.
• Toplu Taşıma: Modern, çevre dostu toplu taşıma araçları devreye sokulmalı; otopark alanları artırılmalıdır.
• Otoyol Bağlantısı: Otoban Mardin’e kadar uzatılmalı; ticaret ve turizm için lojistik avantaj sağlanmalıdır.
• Altyapı Yatırımları: Su şebekeleri yenilenmeli, israfı önleyecek modern sulama sistemleri kurulmalıdır.
• Temizlik Hizmetleri: Belediyeler, temizlik hizmetlerini artırmalı; turizm bölgelerinde özel programlar uygulanmalıdır."
Raporun devamında sorunlar ve çözüm önerileri şu başlıklar altında toplandı:
2. TARIM VE KIRSAL KALKINMA
Mardin, Mezopotamya Ovası’nın bereketli toprakları üzerinde kurulmuş bir şehirdir. Bu topraklar tarih boyunca insanlığa ekmek olmuş, binlerce yıldır tarımın merkezi olmuştur. Bugün de Mardin’in en büyük potansiyeli tarımdadır ancak tarım politikalarındaki eksiklikler Mardin’in değil, tüm Türkiye’nin geleceği için stratejik bir meseledir.
3. EĞİTİM VE GENÇLİK
Mardin’in geleceğini belirleyecek en temel alanlardan biri, hiç şüphesiz eğitimdir. Genç nüfusu yüksek olan bu şehir, doğru bir eğitim politikasıyla sadece Türkiye’nin değil, bölgenin de kalkınma lokomotifi olabilir. Ancak bugün eğitim sistemi, Mardin’in gençlerine eşit imkânlar sunamamaktadır. Kalabalık sınıflar, öğretmen açığı, kırsalda fırsat eşitsizliği ve üniversite öğrencilerinin barınma sorunları, eğitimi büyük bir çıkmaza sokmuştur. Eğitimde yaşanan sorunlar, gençlerde umutsuzluğa, yönsüzlüğe ve kötü alışkanlıklara kapı aralamaktadır.
4. SAĞLIK VE SOSYAL HİZMETLER
Bir şehrin gücü, yalnızca ekonomisinden ya da altyapısından değil, aynı zamanda sağlık hizmetlerinin kalitesinden anlaşılır. Mardin’de ise sağlık hizmetleri, halkın ihtiyaçlarını karşılamaktan çok uzaktır Uzman hekim eksikliği hastanelerdeki yoğunluk tıp fakültesinin olmaması, psikolojik sorunların artışı ve sosyal hizmetlerin yetersizliği Mardin halkının yaşam kalitesini ciddi biçimde düşürmektedir.
5. EKONOMİ VE SANAYİ
Bir şehrin ayakta kalabilmesi, sadece tarıma veya kamuya dayanmasıyla değil, aynı zamanda üretim ekonomisini çeşitlendirmesiyle mümkündür. Mardin’in ekonomik yapısı, uzun yıllardır potansiyeline uygun bir gelişim gösterememektedir. Tarımda yaşanan sorunların yanı sıra, sanayi yatırımları da sınırlı kalmış, ticaret sınır kapılarının kapalı olması nedeniyle sekteye uğramıştır. Oysa Mardin, coğrafi konumu, genç nüfusu ve lojistik avantajlarıyla bölgesel bir ticaret üssü olabilecek bir şehirdir.
Nusaybin Sınır Kapısı Açılmalı: Bölgenin ticaret damarını açacak bu adım, şehrin kaderini değiştirecek stratejik bir projedir. Esnafa Destek Programları: Kira destekleri, düşük faizli krediler ve pazarlama desteğiyle esnaf yeniden ayağa kaldırılmalıdır. Katılımcı Yönetim: Kent konseyleri işler hale getirilmeli; ekonomik kararlar geniş bir katılımla alınmalıdır. Yönetim Uyumu: Merkezi ve yerel yönetim arasındaki çatışmalar sona erdirilmeli, ortak akılla hizmet üretimi sağlanmalıdır.
6. AİLE VE TOPLUMSAL YAPI
Bir şehrin ruhunu, yalnızca binaları ya da yolları değil; aile yapısı ve toplumsal değerleri belirler. Mardin, tarih boyunca aile bağlarının güçlü olduğu, komşuluk ilişkilerinin canlı kaldığı, dayanışma kültürünün zengin biçimde yaşandığı bir şehir olmuştur. Ancak bugün ekonomik baskılar, sosyal değişim ve küreselleşmenin etkileriyle Mardin’in aile yapısında ciddi çözülmeler yaşanmaktadır. Bu çözülme, yalnızca bireysel hayatları değil; toplumsal dokuyu da tehdit etmektedir.
7. KÜLTÜR, TURİZM VE KİMLİK
Mardin, yalnızca bir şehir değil; bir medeniyetler mozaiğidir. Camiler, kiliseler, manastırlar, taş evler, dar sokaklar ve ovaya bakan muhteşem manzarasıyla Mardin, dünyanın ender şehirlerinden biridir. Ancak bu eşsiz kimlik, bugün büyük tehditlerle karşı karşıyadır. Turizmin kontrolsüz büyümesi, tarihi dokunun tahribatı ve kültürel değerlerin zayıflaması, Mardin’in kimliğini tehlikeye atmaktadır. Oysa Mardin, doğru bir stratejiyle dünya çapında bir marka şehir haline gelebilir.
8. GÜVENLİK VE TOPLUMSAL HUZUR
Bir şehrin geleceği, sadece yollarında, fabrikalarında ya da okullarında değil; aynı zamanda sokaklarında hissedilen güven duygusunda gizlidir. Güvenlik olmadan eğitim de turizm de yatırım da ayakta duramaz. Mardin’de çalıştayda en sık dile getirilen meselelerden biri de toplumsal huzurun zedelenmesi ve halkın güvenlik algısının giderek zayıflamasıdır. Çocukların korkudan dışarı çıkamaması, uyuşturucu ve fuhuşun artması, mafya özentilerinin yayılması, aslında derin bir toplumsal yaraya işaret etmektedir."
Kaynak: mardinsoz.com

