Samsunspor Başkanı Yüksel Yıldırım, Türk futbolunun geleceğine yönelik değerlendirmelerde bulunarak, "Artık Türkiye’de dört büyük yok, beş büyük var" dedi. Yıldırım, Samsunspor’un örnek bir yapıya sahip olduğunu ve bu vizyonla Türk futbolunun markasını yükseltmeyi hedeflediklerini söyledi.
Futbolun konuşarak ya da taraftara şirin görünmek için para harcayarak yönetilemeyeceğini ifade eden Başkan Yüksel Yıldırım, "Türkiye’de futbolu bildiğini düşünüp konuşan bir sürü başkanla tanıştım. Birçoğu bugün başkanlık yapamıyor. Çünkü futbol böyle yönetilmiyor. Biz, yeni bir vizyonla yola çıktık ve Türk futboluna örnek olmak istedik. Bizim gibi bazı başkan ve kulüpler de cesur olup bu yapılanmaya girmeli. Türk futbolu, bizim gibi yapıların çoğalmasıyla daha başarılı olacak. Biz sahipli bir kulübüz ve ayağımızı yorganımıza göre uzatıyoruz. Taraftar istedi diye transfer yapmıyoruz, sadece hedefler ve ihtiyaçlar doğrultusunda, harcama limitleri içinde kalacak şekilde transfer gerçekleştiriyoruz" diye konuştu.
Harcama limitlerinin kulüpler için belirleyici olduğunu vurgulayan Yıldırım, "Bu sene 1 milyar 50 milyon TL harcama limitimiz var. Yaklaşık 21 milyon euro yapıyor. Bu bütçeyle tüm futbol harcamalarını karşılamak zorundayız. Maaşlar, bonservisler, teknik heyet giderleri bu rakama dahil. Gelir artırmadan bu limiti yükseltme şansımız yok. Ancak Samsun’da sponsorluk anlayışı yok denecek kadar az. İnsanlar beni zengin başkan olarak gördüğü için destek düşüncesi oluşmuyor" şeklinde konuştu. "Türkiye’de kulüplerin dernek statüsünden çıkıp, şirketleşmesi lazım"
Amerika menşeli yatırımcıların futbola ilgisinin arttığını ve Türkiye’nin bu trende ayak uydurması gerektiğini söyleyen Yıldırım, "ABD ve İngiltere bu konuda önde, sonra Almanya ve İtalya geliyor. Türkiye’nin de bu kervana katılması için kulüplerin dernek statüsünden çıkıp şirketleşmesi ve şeffaf şekilde yönetilmesi gerekiyor. Yatırımcılar, adaletin ve paraya saygının olduğu yere yatırım yapar. Türkiye olarak Avrupa’da 9. veya 10. sıradayız, bu bize yakışmıyor. Küçücük Portekiz 100 milyon euroluk oyuncular satabiliyor. Ferdi Kadıoğlu gibi örnekler bizde de var. Neden biz 50 ya da 100 milyon euroluk oyuncular yetiştirmeyelim?" ifadelerini kullandı.
Yatırımların eğitimden geçtiğini vurgulayan Yıldırım, "Samsunspor A.Ş. olarak çok güzel bir futbol akademisi yaptık. 5 sahamız var. Yapay zekâ dahil her türlü teknolojiden yararlanıyoruz. Yurt dışından hocalar getirdik. Akademimizde yaklaşık 300 öğrenci eğitim görüyor. Hedefimiz, futbol zekâsı yüksek, analitik düşünebilen, hızlı karar veren, paylaşmayı bilen, futbola dair her unsuru öğrenen oyuncular yetiştirmek" açıklamasında bulundu. "Artık "Türkiye’de 4 büyük yok, 5 büyük var"
Transfer yasağına rağmen geçen sezonu Süper Lig’de üçüncü sırada tamamladıklarını hatırlatan Yıldırım, "Bu başarı tesadüf değildi. Kalıcı ve sürdürülebilir bir başarı yakalamak istiyoruz. Çok hızlı giden, çok hızlı düşer. Bunun örneklerini gördük. Biz bu düşüşün yeni bir örneği olmak istemiyoruz. Türkiye’de ‘dört büyük’ lafını değiştirmek için karar aldım. Artık Türkiye’de ‘dört büyük yok, beş büyük var’ dedirtmek istiyorum. Samsunspor bu başarıyı sürdürecek" şeklinde konuştu. "Fenerbahçe ve Galatasaray’ı çıkartırsanız geçen senenin şampiyonu bizi"
Samsun’un ekonomik olarak Türkiye’nin ilk 20 ili arasında olmadığını, ancak futbolda bunun aşılabileceğini söyleyen Yıldırım, "Trabzon bunu başardıysa biz neden başaramayalım? Geçen sezonu üçüncü sırada bitiren bir ekip olarak hedefimiz, bunu tekrarlamak. İlk 5 içinde yer almak istiyoruz. Galatasaray ve Fenerbahçe’yi çıkarırsanız, transfer yasağı ve mütevazı bütçesiyle Süper Lig’in şampiyonu biziz. Bu iki takımın bütçesi 250-300 milyon dolar, Samsunspor’un bütçesi ise 25-30 milyon dolar. Arada 10 kat fark var ama biz mücadele ediyoruz" dedi. "Avrupa’nın en çok izlenen 6. ligi olabiliriz"
Anadolu kulüplerine örnek olmak istediklerini vurgulayan Yıldırım, "İnanarak, planlı ve disiplinli gidilirse başarı geliyor ama önemli olan bunu sürdürebilmek. Diğerlerinden farklılaşmamız gerekiyor. Biz Türk futbolunda kara koyun olacağız, kötü anlamda değil, örnek olmak adına. Bu iş konuşarak değil, icraatla olur. 2025-2026 sezonu daha da zor olacak. Artık 20-30 milyon euroluk oyuncu transferlerine alışıldı. Galatasaray, Oshimen için 80 milyon euroyu geçti. Bu bir milat. İnanıyorum ki 10 yıl sonra başka takımlar 100 milyon euroluk oyuncular getirecek. Bu, Türk futbolunun marka değerinin yükselmesi demek. Biz de bu gelişime ayak uydurup iyi oyuncularla mücadele ederek Avrupa’nın en çok izlenen 6. ligi olabiliriz. Buna kesinlikle inanıyorum" ifadelerini kullandı.