Sosyal medya ve internet ruh sağlığını etkiliyor

Sosyal medya ve internette sürekli zaman geçirmenin ruh sağlığını etkilediğini belirten psikiyatri uzmanı dr. ömer öz, yapılması gereken küçük önlemlerle bundan kurtulmanın mümkün olduğunu söyledi.

Sağlık - 1 ay önce

Sosyal medya ve internette sürekli zaman geçirmenin ruh sağlığını etkilediğini belirten Psikiyatri Uzmanı Dr. Ömer Öz, küçük önlemlerle bundan kurtulmanın mümkün olduğunu söyledi.

İnsanların önemli bir kısmının telefon veya bilgisayarına bağımlı olarak hayat sürdüğünü belirten Medicana Bursa Hastanesi Psikiyatri Uzmanı Dr. Ömer Öz, “Yoğun internet akışında insanlar karşısındaki kişiyle konuşmayı değil de, gündemde olanlarla ilgilenmeyi seçer. Sosyal medya ve oradaki içerikler, çoğu sohbetin odak noktasına haline gelmiş durumda. Peki, insanların dikkatini bu kadar çelen, akıllarını internetten uzaklaştıramamalarını sağlayan etkenler nelerdir? İhtiyacımız gülmek, eğlenmek, kafamızı dağıtmaksa bunu karşımızdaki kişiyle yapamayacağımızı düşündüğümüz için mi sosyal medya bizim kurtarıcımız haline geliyor? Evliliklerde, arkadaşlıklarda, ailelerde yapılan sohbet insanların sosyalleşme ihtiyacını gidermiyor mu? Karşımızdaki kişilerde bulamadığımız neyi sosyal medyada bulabiliyoruz? Hemen hemen her saat yan yana olan kişilerde sohbetin bir süre sonra kısırlaşması çok doğal. Aynı ortamlarda yaşanan aynı olaylar, her zaman cazip bir sohbet konusu halini almıyor. Yeni bir konu bulmak, farklı alanlarla ilgili de karşı tarafın fikirlerini alabilmek için internettekilerden yararlanmak bazen kurtarıcı da olabiliyor. İş yapmak için kullanmak, güncel gelişmeleri takip etmek amacıyla ya da genel iletişim için telefonlar ve internet olmazsa olmazımız konumunda artık. Ancak her şeyde olduğu gibi faydası kadar zararı da var. Her yeni çıkan teknolojide yeni nesli eleştiren, bunlar insanı aptallaştırıyor diyen bir tutumla değil de durumu analiz eden bir zihinle olaya bakmak istiyorum” dedi.

Sosyal iletişimde beden dili, göz teması, ilgiyle ve empatik dinleme oldukça önemli olduğunu ifade eden Dr. Ömer Öz, “Telefondan kendisini ayıramayan kişilerde bu iletişimi kurmak zorlaşıyor. İnsanların birbirine bakmadığı, yan yanayken bile mesajlaşarak konuştukları bir düzen sosyal bağları zedeleyebiliyor. Yüz yüze, anlık konuşmalar insanların yaşayacağı bazı gerginliklerin önüne geçebilir çünkü mesajlardaki emojiler her ne kadar duyguyu vermeye çalışsa da karşı tarafın niyetini bize tam olarak geçirtmez. Yüz yüzeyken kendimizi tutarak söyleyeceğimiz şeyleri mesaj yoluyla bazen daha sertçe söyleyebilir ve telafi etmesi zor bir iz bırakabiliriz. Sosyal iletişimde kaldığımız kişinin yaşadığı sorunları diyalog sırasında anlamamız mesaj yoluyla anlamamızdan daha kolaydır aslında, bu sebeple diğer kişinin ruh halini, zorlandığı alanları ses tonundan, mimiklerinden, bakışlarından da tahmin edebiliriz ve o kişiye yardım etme ihtimalimiz daha da fazlalaşır. Sosyal iletişimdeki azalma, sorun yaşayan birçok insanın kendini ifade edemeden yalnızlaşmasına neden olabiliyor. Eşimiz, anne-babamız, çocuğumuz bir ruhsal sorun yaşadığında bunu yüz yüze iletişimde bize daha net ifade edebilirken, azalmış iletişimde ya da yalnızca telefonla kurulan iletişimde bunu saklama ihtimali artabiliyor ve ciddi olabilecek bir sorunu gözden kaçırmamıza sebep olabiliyor. Yüz yüze iletişimde karşımızdaki insanla ilgili aldığımız zihinsel veri, mesaj ve sosyal medya yoluyla aldığımız veriden çok daha fazladır” şeklinde konuştu.

Öte yandan sosyal medya bize değerli olduğumuz ve beğenildiğimizle ilgili de bir sürü üstü kapalı mesaj verdiğinin altını çizen Öz, “Sosyal medyadaki paylaşımlar, takipçilerimiz, bizi kimlerin beğenip kimlerin takip etmediği, tüm bunlar değerli olup olmadığımızı gösteriyor yanılgısına düşebiliyoruz. Değerli olmak hepimizin ihtiyacı ancak sosyal medyadaki görüntümüz şahsen değerli olup olmadığımızla ilgili kesin veriler vermiyor aslında. ’Trend’ denilen şeyleri yapıyor, onlarla ilgili bir şeyler paylaşıyor, bir de üstüne eleştirel bir tutum takınıyorsak insanların bize verdiği ilgi artıyor ve biz de bunu değerli olmakla karıştırabiliyoruz. Değerlileşmenin öteki yüzü değersizleşmek ve yalnızlaşmak maalesef. Artan ilgi neticesinde değerli hissederken ilginin düşmesi bizi yalnız, mutsuz ve değersiz hissettirebiliyor, bu sebeple de bizi ilgiyi hep üzerimizde tutmak için daha fazla çaba göstermeye ve kendimizi aşan tavırlarda bulunmamıza götürebiliyor. Erotizm ve cinsellik de yaşamdaki ihtiyaç alanlarından bir diğeri ve sosyal medya ve internetin çok fazla hizmet ettiği bir alan. İlgi ve değer görmenin yollarından bir tanesi de karşı tarafta cinsel dürtüler uyandıracak şekilde paylaşımlar yapmaktan geçiyor. Beğeniyi en kolay alabildiğimiz alanlardan biri bu çünkü cinsellikte karşı tarafa övgüde bulunmanın bir rekabet oluşturmadığı bir gerçek. İş başarısı, kariyer, giyim-kuşam, seyahat gibi konularda insanlar daha kolay rekabet edebilirken cinsel dürtü hissettiği kişiyle rakip olmaktan çok onu överek gönlünü kazanma uğraşına girebiliyor. Böylelikle de sonu gelmez bir övgü, beğeni, paylaşım, ilgi bombardımanına dönüşüp karşı tarafı da bu paylaşımlara devam etmesi konusunda manipüle edebiliyor yani bir pekiştireç görevi görebiliyor. Düşünsenize işinizle ilgili bir paylaşım yapıyorsunuz 100 kişi sizi görüp onaylarken cinsel dürtüleri harekete geçiren bir paylaşımınız on binlerce övgü alıyor, bunu gördükten sonra hangi tarzda paylaşımlar yapmak istersiniz? Eğer insanlar sizi çok fazla övüyor, abartılı ilgi gösteriyorsa bu ilginin gerçekçi olup olmadığıyla ilgili bir muhakeme yapmanız gerekebilir çünkü ikili ilişkilerde iki taraf da değerli ve keyifli hissetmek ister. Sizin paylaşımlarınız o kişide artan bir keyif oluşturuyorsa hangi özelliklerinizin o kişide bu keyfi arttırdığını düşünmek, bunun size uzun vadede zarar getirip getirmeyeceğini tartmak iyi olabilir. İnternet ve sosyal medya kontrollü bir şekilde kullanıldığında hayatımız için kolaylaştırıcı evet ancak farkındalığı elden bırakmamak ve kar-zarar dengesini yapabilmek her zaman önemli gibi gözüküyor. İnsanın tüm özelliklerini gösterdiği yüz yüze iletişim ve diyalog ile yalnızca beğenilir, ideal gözükmeye çalıştığı sosyal medya düzeni birbirinden oldukça farklı. Övgünün ve beğeninin bir doyma noktasına varabileceğini, her daim övgü almanın gerçekçiliğini yitireceğini bilmek, belki de değer ve beğeniyi tamamen sosyal medyadan almaktan çok kendi öz-kimliğimizle alabileceğimizi bilmek bize güven katacaktır” şeklinde konuştu.

Haftanın Öne Çıkanları

Gaziantep'te Sokak Ortasında İnfaz

2024-04-05 13:33 - Asayiş

Alacak verecek kavgasında silahla vurulan genç hayatını kaybetti

2024-04-07 11:22 - Asayiş

Amerika'ya Giden İsrail Dışişleri Bakanı Lapid, Önemli Görüşmeler Yapacak

2024-04-07 08:24 - Dünya

Nurdağı’nda devir teslim töreni

2024-04-08 20:50 - Siyaset

Slovakya'da Yeni Cumhurbaşkanı Belirlendi

2024-04-07 08:19 - Dünya

Dünya Genelinde Kömür Santralleri Kapatılıyor: İşte Detaylar

2024-04-07 12:13 - Dünya

İsrail, Gaza Şeridi'ne 184. Günde de Saldırılarını Sürdürdü

2024-04-07 10:09 - Dünya

Yavuzeli'nin yeni başkanı görevine başladı

2024-04-03 19:19 - Siyaset

Murat Şerbetçi’den birlik ve beraberlik mesajı. Bayramlaşma Arefe günü.

2024-04-07 15:32 - Siyaset

Gaziantep'te Bayramın İlk Günü Yine Elektrikler Yok! Gaziantep'te yarın birçok bölgede elektrik kesintisi olacak

2024-04-09 20:26 - Elektrik ve Su

İlgili Haberler

16.05.2024 Perşembe günü nöbetçi eczaneler

17:38 - Sağlık

Bu hastalık fark edilmezse ölümcül olabiliyor

17:24 - Sağlık

Babasından oğluna ikinci can

17:10 - Sağlık

Da Vinci Ameliyat Robotu sağlık zirvesinin gözdesi oldu

16:37 - Sağlık

Başkan Bozbey’den Onkoloji Hastanesi’ne ziyaret

16:13 - Sağlık

Günün Manşetleri

Malatya merkezli 8 ilde dolandırıcılık operasyonu: 3 kişi tutuklandı

22:12 - Asayiş

Karkamış antik kenti, Göbeklitepe’ye rakip olacak!..

22:11 - Kültür

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Irak ziyareti Güneydoğulu ihracatçılar için yeni bir dönem başlattı

18:48 - Ekonomi

Mayıs 2024 Perşembe Gaziantep'in Günlük Vefat ve Defin Listesi!

17:45 - Defin Listesi

16.05.2024 Perşembe günü nöbetçi eczaneler

17:38 - Sağlık