6 Şubat depremlerinde Malatya’da yıkılan Hakimbey Apartmanı’na ilişkin davada, savcının yeni bilirkişi incelemesi talebi mahkeme tarafından reddedildi. Mağdur ailelerin avukatları, sanıkların "muhtemel kastla" yargılanmasını istiyor.
Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat depremlerinde yıkılan ve aralarında milli basketbolcu Nilay Aydoğan’ın da bulunduğu 78 kişinin hayatını kaybettiği Malatya’daki Hakimbey Apartmanı’na ilişkin davada, mahkeme savcının araştırma talebini reddederek dosyayı esas hakkında mütalaa hazırlanması için tekrar savcılığa gönderdi.
Malatya’nın Battalgazi ilçesi Uçbağlar Mahallesi’nde bulunan ve depremde tamamen yıkılan apartmanla ilgili Malatya 3. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen davanın 8’inci duruşmasında sanıklar, avukatlar ve hayatını kaybedenlerin yakınları hazır bulundu.
Duruşmada, bir önceki celsede dosyanın mütalaa için savcılığa gönderilmesinin ardından savcılığın yeni bir araştırma talebi gündeme geldi. Duruşma savcısı, 2020 Elazığ Sivrice depremi sonrası binada hasar kaydı olup olmadığının tespiti için ek rapor alınmasını talep etti. Ancak mahkeme heyeti, bu tevsii tahkikat talebini reddetti.
Duruşma ileri bir tarihe ertelenirken mahkeme sonrası açıklamalarda bulunan müşteki avukatı Kerem Kaptanoğlu, apartmanın ilk günden itibaren hatalı ve eksik inşa edildiğini belirterek, sanıkların "bilinçli taksir" değil, "muhtemel kast" ile yargılanmaları gerektiğini vurguladı.
Avukat Kerem Kaptanoğlu, Hakimbey Apartmanı’nın baştan itibaren mühendislik kurallarına aykırı şekilde yapıldığını ifade ederek, "Biz de bu celsede bir mütalaa geleceğini umuyorduk ancak savcılığın tevsii tahkikat talebi vardı. Bu tesisi tahkikat talebi de 2020 yılında gerçekleşen Elazığ depremiyle alakalı hususların tekrardan araştırılmak üzere bilirkişiye gönderilmesi yönündeydi. Mahkeme bu talebi reddetti. Tekrar dosyayı mütalaasını hazırlamak üzere iddia makamına tevdi etti" dedi.
Özellikle dosyadaki raporlar ve diğer delillerin çok açık bir şekilde Hakimbey Apartmanı’nın en başından beri sakat ve çürük yapıldığını ortaya koyduğunu ifade eden Kaptanoğlu, "Raporlar bunu çok açık bir şekilde ortaya koyuyor. Hiçbir mühendislik gereğine uyulmamış, statik betonarme hesapları yanlış yapılmış, projelendirme yanlış yapılmış, projede olmamasına rağmen bir kat fazla çıkılmış ve buna denetim ve kontrol yükümlülüğü bulunan belediye imar görevlilerince onay verilmiş. Hiçbir denetime kontrol faaliyeti gerçekleştirilmemiş. Bu da bize hukuki manada şunu gösteriyor. Burada muhtemel kast hükümlerinin uygulanması ve tatbiki geliyor. Sanıklar yönünden muhtemel kastın uygulanması gerektiğini düşünüyoruz. Mahkemeye de bu talebimizi ilettik. Umuyoruz temennimiz bu. Buradan adaletli vicdanları rahatlatacak bir karar çıkacağını umuyoruz. Buradaki mağdur ailelerin de en azından bir nebze olsun vicdanları rahatlayacak" diye konuştu.